Dang humması (Dang Ateşi, Dengue Fever)
Aedes aegypti türü sivrisinekler aracılığı ile yayılan, bazen ciddi komplikasyonlara neden olabilen viral, bulaşıcı bir hastalıktır. Dang humması Güneydoğu Asya, Güney ve Orta Amerika, Afrika, Pasifik Adaları, Avusturya, Hint Yarımadası başta olmak üzere Dünyada yaygın olarak görülür. Ancak şiddetli Dang humması Asya ve Latin Amerika’da daha fazla görülür.
Hastalığın görüldüğü bölgelerde yaşayanlar veya bu bölgelere seyahat edenler hastalık açısından risk grubudur.
Genel olarak hafif bulgular gösterir ve bir hafta içinde iyileşir. Ancak bazen belirtiler şiddetli olabilir ve ölüme kadar gidebilen şiddetli kanamalar, organ yetmezlikleri gibi komplikasyonlar gelişebilir.
Spesifik bir tedavisi ve aşısı yoktur.
DSÖ global düzeyde çoğu asemptomatik, yıllık 390 milyon Dang humması vakası olduğunu öngörmektedir.
Dang humması nasıl bulaşır?
Virüs enfekte, aedes aegypti ve aedes albopictus tür dişi sivrisineklerin ısırmasıyla bulaşır.
Bu tür sivrisinekler daha çok sabah ve akşam saatlerinde ısırır. Bu sivrisinekler aynı zamanda Zika Virüsü Hastalığı, Chikungunya ve Yellow Fever hastalıklarının da taşıyıcısıdır. Durağan sularda, çiçek saksıları, atılan araç lastiklerindeki su birikintilerinde ürerler.
Dang humması insandan insana bulaşmaz.
Dang virüsünün dört türü vardır. Hangi tür kaynaklı hastalık geçirdiyseniz o türe karşı bağışıklığınız olur. Daha sonra diğer türlerden kaynaklı hastalık geçirme riskiniz vardır. Bir türe ait bağışıklık diğer türlere karşı koruma sağlamaz.
Virüs taşıyan kişiler hastalık belirtileri başlamadan iki gün öncesi ve belirtiler geçtikten iki gün sonrası dönemde bulaştırıcıdırlar. Sivrisinekler bu kişilerden aldıkları virüsü başkalarına taşıyabilir.
Sivrisinek ısırması dışında nadiren anneden bebeğe, kan transfüzyonu, organ nakli yoluyla hastalık bulaşı olabilir.
Virüsün bulaşması ile hastalık belirtilerinin ortaya çıkması arasında geçen süre 4-10 gündür. Dang humması belirtileri nelerdir?
Hastaların çoğu belirti vermez.
Belirtiler genellikle şunlardır:
- Yüksek ateş (40°C),
- Titreme,
- Şiddetli baş ağrısı,
- Gözlerin arkasında ağrı,
- Kas ve eklem ağrıları,
- Bulantı, kusma,
- Karın ağrısı,
- İştahsızlık,
- Lenf bezlerinde şişme,
- Yaygın kırmızı döküntü
Hastalık yaklaşık bir hafta kadar sürer ve belirtiler kaybolur.
Daha önce Dang humması geçirenlerden tekrar enfekte olanlarda daha sık olmak üzere, bazen hastalık belirtileri daha şiddetli olabilir. Şiddetli belirtiler o bölgeye seyahat edenlerden ziyade o bölgede ikamet edenlerde görülür.
Şiddetli Dang Humması (Dang Hemorajik Ateşi) belirtileri şunlardır:
- Şiddetli karın ağrısı,
- Sürekli kusma,
- Hızlı nefes alma, nefes almada zorlanma,
- Diş etleri veya burun kanaması,
- Cilt altı kanamaları,
- Soğuk, nemli cilt,
- Zayıf, hızlı nabız,
- Karında şişme,
- Karaciğer büyümesi,
- Kan kusma,
- Gaytada kan,
- Oryantasyon sorunları.
Bu hastalarda ilk 24 saat kritik öneme sahiptir. Uygun tedavi verilmezse kanamalar, sıvı kaybı, solunum sıkıntıları nedeniyle ölümcül olabilir.
Dang humması tanısı nasıl konur?
Hastalığın tanısı anamnez, muayene ve laboratuvar bulguları ile konur.
Hastalığın görüldüğü bölgede yaşama, bu bölgelere seyahat sorgulanır.
Dang humması belirtileri değerlendirilir. Yüksek ateş ile birlikte diğer belirtilerin iki tanesinin varlığı tanı için yeterli olabilir.
Laboratuvarda enfeksiyonun ilk günlerinde PCR tekniği ile virüs izolasyonu yapılabilir. Ayrıca ELISA ile geçirilmiş veya geçirilmekte olan enfeksiyonu göstermek için antikor bakılabilir.
Dang humması tedavisi nasıl yapılır?
Dang hummasının spesifik bir tedavisi yoktur.
- Bol istirahat,
- Bol sıvı tüketimi,
- Belirtilere yönelik destek tedavisi (ağrı kesici, ateş düşürücü vs),
- Kanama riski nedeniyle aspirin kullanılmaması,
- Şiddetli Dang Humması belirtileri varsa hastane şartlarında takip edilmesi.
Dang hummasından nasıl korunurum?
Hastalığın görüldüğü bölgelere seyahat edeceklerin, seyahat öncesi ülkelerinin sağlık kuruluşlarından destek almasında fayda vardır. Hangi bölgelerde hastalığın görüldüğü, seyahat öncesi, seyahat esnasında ve dönüşte yapması gerekenlere ilişkin sağlık profesyonelleri yardımcı olacaktır.
Sivrisinek üreme odaklarının ilaçlanması, sprey ya da losyon sivrisinek kovucu kullanılması, pencere ve kapılara sineklik takılması, yatarken cibinlik kullanılması gibi vektör kontrol önlemleri alınır.
Hastalığın olduğu bölgelerde sivrisinek sokmalarını önlemek üzere uzun kollu elbiseler ve pantolon giyilmesi önerilir.
Kan transfüzyonu, organ nakli veya cerrahi işlemlerde tek kullanımlık, kontamine olasılığı olmayan aletlerin kullanılması hastalık bulaşını önler.
Hasta kişileri tedavi eden sağlık çalışanlarının kişisel koruyucu ekipman kullanımına riayet etmesi önemlidir.
Riskli bölgelerde bebek arabalarında ya da taşıma çantalarında sivrisinek sokmalarına karşı önlemler alınmalıdır.
Sivrisinek kovucu sprey ya da losyonların üretici talimatlarına uygun kullanılması hususuna dikkat edilmelidir.