Kronik ağrılarınızla nasıl mücadele edebilirsiniz?

Kronik ağrı

Ağrı en fazla hekime başvuru nedenlerinden birisidir. Ağrı vücudun uyarıcı, öğretici veya hayat kurtarıcı bir belirtisidir. Ağrı sebebi ortadan kalkarak 3 aydan kısa sürede geçen ağrılara akut ağrı denir. Daha uzun süren ağrılar kronik ağrıdır. Kronik ağrılar sizin ve ailenizin yaşam kalitesinde olumsuz değişiklikler getirir. Bir müdahale olmadan genellikle iyileşmezler. Tedavisi maliyetlidir ve iş gücü kaydına da yol açabilir. Çocuklarda daha az görülürken yaşlılarda çok daha sık rastlanır. Çocukluğunda kronik ağrı geçiren kişilerde erişkinlik döneminde de kronik ağrı yaşama ihtimali yüksektir. 

Kronik ağrınızın sebebi her ne olursa olsun sizin için büyük stres kaynağıdır. Bazen ağrınızın geçmesi için ne yapacağınızı şaşırabilirsiniz. Kronik ağrının yatıştırılması ile tekrar oluşmasının önlenmesi ayrı değerlendirilmesi gerekir. Kronik ağrıya neden olan bir hastalığınız varsa bu hastalığın tedavisine erken başlamak kronik ağrı oluşumunu önleyebilir. Bu nedenle hastalıklarınızın tedavisini ertelemeyin. Erteleme sürecinde ağrı yaşamamanız bu durumu fark etmenizi engelleyebilir. Bu nedenle herhangi bir hastalık teşhisiniz olduğunda hastalığınızla ilgili en kısa sürede ayrıntılı bilgi edinmeye gayret etmelisiniz. Kronik ağrınızı ertelemeniz ve dayanılmaz olana kadar beklemeniz hastalığınıza zamanla eklenen olumsuzluklar sebebiyle tedavi maliyetlerinizi artırabilir. Çünkü bazı hastalıklarda sinir hasarları zamanla kalıcı dejeneratif değişiklere sebep olabilir. Bu nedenle hiçbir sağlık sorununuzu ertelemeyin. 



Kronik ağrınızın altta yatan ana sebebi ile ilgili medikal tedaviniz hekiminiz tarafından size önerilecektir ve sizin bu tedaviye uyumunuz ağrınızın tekrarını ve hafif geçmesini sağlayacaktır. Bu nedenle hangi hastalıkta hangi ağrıya ne yapılacağı konusunu bu yazıda işlemeyeceğiz. Her hastalık için neler yapılabileceği diğer yazılarımızda ayrıntılı olarak anlatılmıştır. Bu yazıda sizin medikal tedaviye ek olarak neler yapabileceğiniz anlatılmaktadır. 

Ağrı kliniklerinden ve uzmanından destek alın  

Hastalığınız sebebiyle zaman zaman veya sürekli ağrı atakları yaşamamanız için bir ağrı uzmanından veya ağrı polikliniğinden destek almanız faydalı olabilir. Ağrı uzmanları sizin yaşadığınız ağrının hastalık süreci ve şiddeti hakkında testler ve değerlendirmeler yaparak sizin için en uygun tedaviyi uygulayacaklardır. Bu tedaviler ağrının şiddeti ve ağrının sebep olduğu kısıtlılıklara göre değişebilir. Bazen bu tedavilere rağmen ağrınız geçmeyebilir. Bazen de aşağıdaki önerileri uygularsanız hafifleyen ağrınız sebebiyle size verilen ağrı tedavisinin şiddeti azaltılabilir. 

Düzenli egzersiz yapın  

Egzersiz yapmak ağrıyı hafifletmenin ilk ve en önemli aşamasıdır. Uzun süreli hareketsizlik ağrılarınızın da uzun sürmesini sağlayabilir. Kaslarınız ve kemiklerinizde zayıflama oluşur. Daha sertleşmiş hissedersiniz. Daha az uyumaya başlarsınız. Kendinizi daha yalnız ve depresyonda hissedebilirsiniz. Kendinize gelmenin zorlaşmaya başladığınızı görebilirsiniz.  



Bu nedenle eğer bir kısıtlılığınız yoksa hareketli olmayı tercih etmelisiniz. İşinize dönmek iyi bir başlangıç olabilir. Günlük aktivitelerinizi yapmak sizi daha hareketli yapacaktır. Eğer medikal tedavinizin bir parçasıysa fizik tedavi almanız ağrınızı hafifletebilir. Medikal ağrı tedaviniz varsa ağrı kesicileri kullanmanız da ağrınızı azaltacaktır. 

Hangi egzersizleri yapabilirim?  

Hastalık tanınıza göre değişeceğinden yapacağınız egzersizlerden önce hekiminizle görüşmenizde fayda vardır. Kendinizi zorlamayan ve hastalığınızı kötü etkilemeyen bir egzersiz ile başlayabilirsiniz. Mesela yürüyüş yapmak hem hafif hem de kan dolaşımınıza iyi gelecektir. Yüzmek tüm vücut kaslarınızı çalıştıran su içi egzersiz olarak faydalı olabilir. Egzersiz bisikleti kullanabilirsiniz. Dans, yoga veya plates gibi daha sakin bir aktivite tercih edebilirsiniz. 

Aktiviteyi yaşam tarzınız haline getirmelisiniz. Rutin, düzenli tekrarlanan, az ve sık bir aktivite tercih etmelisiniz. Aktivitelerinizi sadece ağrınıza göre değil her gün yapmaya çalışın. Bu sayede kas tonusunuz artacağından kemiklerinizin doğal yerleşimi kazanılacak ve sinirlerinize baskı azalacaktır. Aktivite ile kazanacağınız motivasyon ve özgüven bağışıklık sisteminizin de güçlenmesini sağlayacaktır. 

Aktivite tercihinde aşırıya kaçmaktan sakının. Bu durum halinizin daha da kötüleşmesine sebep olabilir. Tıbbi tanınıza göre yapmamanız gereken hareketleri hekiminizden öğrenebilirsiniz. Örneğin diz eklemi ile ilgili rahatsızlığınız varsa uzun süreli ayakta durmak ve yürüyüş yapmak durumunuzu daha da kötüleştirebilir. Bu da tedavi maliyetlerinizi artıracaktır. 

Evden dışarıya çıkamıyorsanız evde yapabileceğiniz ve hastalığınıza uygun egzersizleri araştırın. Ayağa kalkamıyorsanız aynı şekilde oturduğunuz yerden yapılabilecek egzersizleri araştırın.   

İşinize bakın  

Ağrılarınıza rağmen bir işle meşgul olmak önemlidir. Çalışmanız sizi fiziksel olarak dinç tutabilir. Bu durum işinizin ağırlık seviyesine göre de değişebilir. Ancak çalışmamak sizi ekonomik olarak da sarsacağından psikolojik olarak etkilenebilirsiniz. Ekonominizle baş edebilir olmak motivasyonunuzu da artıracaktır. Bağışıklığınızı güçlendirecek ve tedaviye uyumunuzu kolaylaştıracaktır.  

İşinizin zorluk derecesine ve ağrılarınızın şiddetine göre gerekirse kademeli olarak işinize dönebilirsiniz. Bu konuyu hekiminiz veya terapistinizle ve işvereninizle planlayabilirsiniz.  

Fizik tedavinizi aksatmayın  

Ağrı uzmanları tarafından sizin için bir fizik tedavi kürü önerilmişse bu daha iyi hareket etmenize, ağrılarınızın hafiflemesine, aktivitelerinizin kolaylaşmasına sebep olabilir. Fizik tedavi ile birlikte uygulanan düzenli egzersiz programları ağrılarınızın hafiflemesini sağlayacaktır. Hastalığınıza uygun şekilde tavsiye edilen egzersiz programlarına mutlaka katılın. 

Ekstra ağrı kesicilerle kronik ağrı azaltılabilir mi?  

Hastalığınızla ilgili olarak hekiminiz veya ağrı polikliniği tarafından verilen medikal ağrı tedavilerinize ek olarak ağrı kesici kullanmanız için mutlaka danışmanız fayda vardır. Her ne kadar reçetesiz satılan ağrı kesiciler güvenli olsa da sizin için güvenli olmayabilir. Herkesin ilaç kullanımı için bireysel kısıtlılıkları olabilir. Bazı ilaçların sizin için uygun olup olmayacağı değerlendirilmelidir. Örneğin eğer bir veya iki tane kan pıhtılaşmasını engelleyen ilaç kullanıyorsanız sizin reçetesiz satılan aspirin veya ibuprofen gibi tabletleri kullanmanız sakıncalı olabilir. İleri düzey böbrek rahatsızlığınız varsa parasetamol tabletleri dahi sizin için sakıncalı olabilir. Bu yüzden kendi kendinize ilaç kullanmadan önce mutlaka hekiminize danışın.  



Eğer kendiniz ağrı kesici kullanmayı tercih ederseniz mutlaka önerilen dozu ve sıklığı aşmamaya gayret edin. Aynı zamanda ağrı kesicileri ağrınız şiddetlenmeden almaya çalışın. Aksi halde şiddetli ağrı için aldığınız doz yeterli olmayabilir.  

Ağrı kesici kullanırken vücudunuzda herhangi bir morluk veya kanama olursa hekiminize danışın. Ağrı kesici almanıza rağmen ağrılarınızda azalma olmuyorsa ağrı polikliniği veya hekiminizle irtibata geçin.  

Ağrı hakkında eğitim alın  

Kronik ağrınızın kontrolünü sağlayabilmek için onu tanımalısınız. Bu nedenle ilk fırsatta hastalığınız ve ağrılarınız hakkında eğitim alın.  

Her ağrı durumunda ağrı kesici kullanmayın  

Kronik ağrılarınız için tanınız olsun veya olmasın sürekli ağrı kesici kullanmanız semptomlarınızın azalması sayesinde hastalığınızın medikal tedavisini geciktirecektir. Bu yüzden uzun süreli ağrı kesici tedavisi öncesi hekiminiz sizi hastalığınızla ilgili asıl tedaviniz için yönlendirecektir. Sadece ağrı kesici kullanmak ilacın vücuttan atılmasına kadar ağrınızı hafifletse bile tekrar ağrı oluşmasını engellemeyecektir. Asıl tedavinizi aksatmayın.  

 

Scroll to Top