Meme kanseri tedavisi 

Meme kanseri tedavisi

Meme kanserinde kanserin türüne, evresine, derecesine, yayılım yaptığı organa, hastanın yaşına, menopoza girip girmediğine, genel durumuna veya ilave başka hastalığın olup olmamasına göre farklı tedavi seçenekleri mevcuttur. Tedavi uzman bir ekip tarafından belirlenir ve hastaya tedavi planına ilişkin seçenekler anlatılır.  

Meme kanseri tedavi seçenekleri:  

  • Cerrahi tedavi, 
  • Radyoterapi, 
  • Kemoterapi, 
  • Hormon tedavisi, 
  • Hedefe yönelik tedavi,  
  • İmmunoterapi, 
  • Kemik iliği veya kök hücre nakli.  

Tedavi planı kanserin evresine ve östrojen reseptörü (ER), progesteron reseptörü (PR), HER2 proteini durumuna göre yapılır. Tedaviler tek başlarına uygulanabileceği gibi ikili ya da üçlü kombinasyonlar şeklinde de uygulanabilir. 

1.Cerrahi tedavi:

Meme kanserlerinde cerrahi tedavinin temel amaçları şunlardır: 

  • Mümkün olduğu kadar çok kanserli hücreyi çıkarmak,  
  • Kanserli hücrelerle birlikte lenf nodlarını çıkarmak veya bunlardan biyopsi almak,  
  • Kanser tedavisi sonrası bozulan meme dokusunu tamir etmek,  
  • İleri kanser vakalarında hastanın şikayetlerini rahatlatmak. 

Meme kanserinde iki tür cerrahi tedavi uygulanabilir. 

  • Meme koruyucu cerrahi: Memede sadece tümör alanı ile birlikte minimal meme dokusunun çıkarılmasıdır. Hastada kozmetik sorun en az düzeyde oluşur. Beraberinde radyoterapi gibi ilave tedaviler verilir. Lumpektomi (tek bir meme lobunun alınması), kadranektomi (tek bir meme kadranının alınması), kısmi mastektomi veya segmental mastektomi şeklinde uygulanabilir. 
  • Mastektomi: Meme dokusu etraf lenf nodları ile birlikte tamamen çıkarılır.  

Hastaya ne tür cerrahi işlemin uygulanacağı hususunu kanserin türüne, büyüklüğüne, evresine, daha önce radyoterapi alıp almadığı gibi etkenler belirler. İleri evre meme kanserlerinde hastanın şikayetlerini rahatlatmak, yayılım yapan organa müdahale etmek amacıyla farklı cerrahi işlemler yapılabilir. 

Meme cerrahisinin önemli bir parçası da etraf lenf nodlarının temizlenmesidir. Yayılımı engellemek için gerekli olabilir. Bu işlem sentinal lenf nodu biyopsisi (koltuk altında kanserin ilk yayılacağı sentinal lenf nodlarının koruma amaçlı çıkarılması) veya aksiller lenf nodu diseksiyonu (20’den fazla aksiller lenf nodunun tamamının yayılım olduğu için alınması) şeklinde yapılabilir. 

Cerrahi sonrası hastalara rekonstrüktif cerrahi uygulanabilir. Bu işlem daha önce ameliyata bağlı memede oluşan kozmetik sorunların giderilmesi amacıyla yapılır. Bazı hastalarda başka vücut dokularından alınan parçalardan greftleme yapılarak rekonstrüksiyon uygulanabilir. 

2. Radyoterapi: 

Kanser hücrelerinin öldürülmesi amacıyla düşük dozlu radyasyon ışınları kullanılarak uygulanan tedavi seçeneğidir. Bazı hastalarda tek başına uygulanmakla birlikte çoğunlukla cerrahi tedavi sonrası kalan kanser hücrelerini yok etmek ve nüksleri önlemek amacıyla uygulanır.  

Memeye tek taraflı veya iki taraflı, göğüs duvarına veya etraf lenf nodlarına radyoterapi uygulanabilir. Radyoterapi tercihen cerrahiden bir ay sonra veya kemoterapi tamamlanınca başlanır.  Amaç geride kanserli hücre bırakmamaktır. 

İşlem öncesi bilgisayarlı tomografi, MR, Ultrason yardımı ile tümörlü alanın sınırları iyice belirlenir. Sonra diğer normal vücut hücreleri korunarak ışın uygulanır. Uygulama haftada 5 gün olmak üzere genellikle 6-7 hafta sürer. İşlem ağrısızdır, hasta işlem sürecinde günlük aktivitelerini yapabilir. Bazı vakalarda daha yüksek doz ile 3-4 haftalık radyoterapi uygulanabilir. 

Bazı vakalarda çıkarılan meme dokusu içine yerleştirilen problarla içten radyoterapi uygulanabilir. Buna brakiterapi denir. 

Radyoterapi işlemi kanserli hücrelere odaklanmakla birlikte normal hücre-kanserli hücre ayrımı yapmaz. Bu nedenle normal hücrelerde zarar görebilir. Buna bağlı birtakım istenmeyen etkiler oluşabilir. Bunlar: 

  • Göğüste şişlik, 
  • İşlem yapılan bölgede kızarıklık, lekelenme, 
  • Halsizlik, yorgunluk, 
  • Kolda sinir hasarına bağlı uyuşukluk, ağrı, güçsüzlük, 
  • Koltukaltı lenf düğümlerinde ödem, 
  • Kaburga kırıkları, 
  • Nadiren anjiosarkom,  
  • Brakiterapi de meme enfeksiyonları, memede sıvı toplanması. 

3. Kemoterapi: 

İlaçlarla kanser hücresinin öldürülmesi işlemidir. Sitotoksik ilaçlar damar yoluyla, ağızdan bazen de omurilik kanalıyla verilebilir. 

Kemoterapi cerrahi öncesi tümörü küçültmek, cerrahi sonrası kalan kanserli hücreleri öldürmek, yayılım varlığında organlardaki kanserli hücreleri yok etmek için kullanılabilir.  

Uygulama zamanı ve amacına göre farklı kemoterapi seçenekleri vardır. Kanserin türü, yayılımı, büyüklüğü, hastanın özelliklerine göre tedavi ekibi tarafından belirlenir, hastanın onayı ile uygulanır. İlaçlar tek başlarına veya ikili, üçlü kombinasyonlar şeklinde verilebilir. 

Kemoterapi kanserli hücreler kadar normal vücut hücreleri için de öldürücüdür. Bu nedenle kemoterapinin bazı yan etkileri olabilir. Bunlar: 

  • Saç kaybı,  
  • Enfeksiyonlara yatkınlık,  
  • Halsizlik, yorgunluk,  
  • İştahsızlık, 
  • İshal, 
  • Ağızda yaralar, 
  • Tırnak değişiklikleri, 
  • Kanama bozuklukları, ciltte morarma, 
  • Kalp sorunları (doksorubisin, epirubisin vs de olabilir), 

Nadir görülen bazı ciddi yan etkiler:  

  • Erken menopoz, 
  • Sinir hasarı (dosetaksel, paklitaksel, karboplatin, cisplatin, vinorelbin, eribulin ve iksabepilon ile tedavide olabilir), 
  • El-ayak sendromu (Kapesitabin ve lipozomal doksorubisin ile tedavide avuç içi ve ayak tabnlarında tahriş olabilir), 
  • Zihinsel fonksiyonlarda azalma, 
  • Lösemi (kemik iliği baskılanmasına bağlı). 

Kemoterapinin olası yan etkileri tedavi bitimi ile birlikte düzelir. Tedavi ekibi yan etkilere ilişkin hastaya önerilerde bulunacak, mücadele yöntemlerini öğretecek, gerekirse destek tedavileri uygulayacaktır.  

4. Hormon Tedavisi: 

Meme kanserlerinin bazılarının beslendiği östrojen, progesteron hormon düzeylerinin kontrol altına alınması işlemidir. Hormon reseptörleri pozitif olan hastalarda bunlara bağlanan ve östrojen, progesteron aktivitesini azaltan, dolayısı ile tümör hücrelerini öldüren, tümörü küçülten ilaçlar kullanılır. Ancak bu ilaçların kullanımı kanserin türü, yayılımı, hastanın yaşı, menopoza girip girmediği, hormon reseptörü olup olmadığı, kullandığı başka tedaviler gibi hususlara göre belirlenir.  

Hormon tedavisi ameliyattan önce tümörü küçültmek ve yapılacak işlemi rahatlatmak için kullanılabilir. Bazı hastalarda ise ameliyat sonrası geride kanserli hücre kalmasını engellemek ve nüksü önlemek için verilebilir. Bazen de diğer tedavilerin uygulanma imkânı olmayan hastalarda tümörü kontrol altında tutmak için uzun süreli kullanılabilir. 

Bu amaçla kullanılan ilaçlar:  

  • Tamoksifen: Östrojen reseptörlerini bloke eder. Meme kanseri riski yüksek olan kişilerde koruyucu amaçlı uygulanabilir. Ameliyat sonrası geride kanserli hücre kalmasını engellemek ve kanserin nüksünü azaltmak için verilebilir. Sıcak basmaları, vajinada kuruluk gibi yan etkileri vardır. Nadiren serviks kanseri, pıhtılaşma sorunları, felç gibi ciddi yan etkiler görülebilir. 
  • Toremifen (Fareston): Östrojen reseptör blokajı yapar, tamoksifen ile benzer etki mekanizması  ve yan etkiye sahiptir.  
  • Fulvestrant (Faslodex): Menopoz sonrası meme kanserli hastalarda kullanılan östrojen reseptör blokeridir.  
  • Aromataz inhibitörleri (Letrozol, anastrozol, eksemestan): Menopoz sonrası kadınlarda tercih edilebilir. 
  • Megestrol asetat: Progesteron benzeri ilaçtır.  

Henüz menopoza girmemiş meme kanserli hastalarda yumurtalıkların cerrahi ablasyonu da hormonlar üzerine etki gösterir. Bazı hastalara LHRH (Luteinize edici hormon salan hormon) agonistleri (goserelin) de yumurtalıkların baskılanması için kullanılabilir.  

5. Immunoterapi: 

Bazı meme kanserlerinde kanser hücresinin büyümesini ve yayılmasını engellemek için hedefe yönelik tedaviler uygulanır. Kanserli hücreleri bağışıklık sistemine tanıtırlar. Bu amaçla kullanılan ilaçlar:  

  • Pembrolizumab (Keytruda), 
  • Atezolizumab (Tecentriq) 

6. Geleneksel ve Tamamlayıcı Tedaviler:  

Tedavi etmekten ziyade hastayı rahatlatmak, şikayetlerini azaltmak için kullanılırlar. Akupunktur, aromaterapi, masaj, nefes egzersizleri bunlara örnek olarak verilebilir. Hastayı psikolojik olarak da rahatlatır. Tedavi ekibi hastaya bu tedavi seçeneğine ilişkin detaylı bilgi verecektir. Onların onayı ve takibi olmadan bu ilaçların kullanılması diğer tedavilere zarar verebilir.  

 

Scroll to Top