Tiroid bezi hakkında genel bilgiler
Tiroid bezi boynun ön tarafında yer alan bir endokrin organdır. Kelebek şeklindedir. Üst trakeada, ikinci ve üçüncü trakea halkalarının, göğüs kemiğinin isthmusu ile birleştiği yerdedir ve beşinci trakeal halkaya kadar uzanır. Tiroid bezi iki simetrik lob halinde laringeal tiroid kıkırdağının altında, trakea halkalarını ve krikoid kıkırdağı sarmalar. Berry bağlarıyla trakeaya bağlanır. Tiroid bezinin lobları 5 x 2,5 x 2,5 cm boyutlarında ve yaklaşık 25 gram ağırlığındadır. Tiroid bezi iki kapsül ile tamamen çevrilidir. Bu kapsüllerden sarkan uzantılar lobları da hem ayırır hem de sarmalar ve lobüllere ayırır.
Tiroid bezi beyin veya böbrekten çok daha fazla damar ağına sahip bir organdır. Üstten iki damarla kan alırken alttan üç damar ile kanı boşaltır ve kendi içerisinde özel bir damar ağına sahiptir. Öyle ki hipertiroidizmde tiroid bezindeki kan akışı üfürüm şeklinde duyulabilir hale gelebilir.
Tiroid nervus vagus ile sinir siteminden uyarıları alır. Bu sinir bağlantıları tiroidin hormonal çalışmalarından ziyade damar yapıları ile ilgili fonksiyonlar taşırlar. Bu sinirlerin yakın komşuluğundaki organlarla ilgili fonksiyonları nedeniyle, tiroid cerrahisi esnasında anatomik yapıları oldukça önem taşımaktadır.
Tiroid bezi boyunda onlarca kas ile sarılı veya ilişkili olduğu için tiroid cerrahisi açısından mutlaka dikkat edilmesi gereken hassas bir bölgedir.
Tiroid fetal dönemin 7. haftasından itibaren yerine yerleşmeye ve olgunlaşmaya başlar. Bu süreçlerdeki farklılıklar sebebiyle nadiren yerleşim veya şekil farklılıkları olabilmektedir. Farklı yerleşimler ektopik tiroid olarak adlandırılır. Tiroid tedavisi ve cerrahisi açısından ektopik yerleşimlerin ve fiziki farklılıkların tespit eilmesi oldukça önemlidir. Ektopik tiroid dokuları diğer bir yazımızda ele alınmıştır.
Tiroid bezinin yanından neredeyse yapışık geçen laringeal sinirler ses telleriyle ilgili fonksiyonları sebebiyle korunması gereken önemli sinirlerdir. Tiroid cerrahisi öncesi bu leringeal sinirlerin yerlerinin doğru tespiti ve korunması önemlidir. Çünkü cerrahi sırasında kesilmeleri veya koter ısısından etkilenmeleri ihtimali vardır.
Büyümüş tiroid bezleri yanlarda karotis arterlerine, arkada yemek borusuna ve altta akciğerlere kadar uzanabilir. Bu durumda cerrahi müdahalelerde tüm komşu yapıların sağlıklı kalması için gerekli dikkatin gösterilmesi gerekecektir.
Paratiroid bezleri tiroid bezinin arka yüseyinde, iki üstte ve iki altta olmak üzere dört adet bezdir. Paratiroid bezleri genellikle tiroid bezine yapışıktır. Hatta bazen anormal durumlar gelişebilir ve tiroid bezinin içerisine dahi yerleşebilirler. Tiroid cerrahisi esnasında paratiroid bezlerinin de sıklıkla hasar görme ihtimali vardır.
Tiroid lobları kendi içerisinde tiroid lobüllerine ayrılır. Tiroid lobülleri ise tiroid foliküllerinden oluşur. Tiroid folikülleri tiroid bezinin esas fonksiyonel birimleridir ve folliküler hücrelerden oluşurlar. Tiroid foliküllerinin arasında veya duvarlarında ise parafolliküler hücreler bulunur. Tiroiddeki bu parafolliküler hücrelere C hücreleri de denir.
Tiroid folliküler hücreleri tetraiyodotironin (T4) (Tiroksin) ve triiyodotironin (T3) hormonu salgılar. Tetraiyodotironin (T4) (Tiroksin) de daha sonra aktif formu olan triiyodotironin (T3)’e dönüşür. Parafolliküler hücreler (C hücreleri) kalsitonin hormonu salgılarlar. Kalsitonin parathormonun tersi görev yapan bir hormondur.
Tiroid folikülleri tiroglobulin denilen bir kolloid ile doludur ve bu tiroglobulin bölgeleri tiroid bezinin depolama bölgesidir.