Uyku apnesinin tedavisi apneye sebep olan duruma göre değişebilir. Uyku apnesi eğer solunum yollarını tıkayıcı bir sebebe bağlı ise aşağıdaki tedavi yöntemleri uygulanır:
- Non-invaziv mekanik ventilasyon
- Davranışsal tedaviler
- Ağız içi araç uygulaması
- Cerrahi yöntemler
- Oksijen desteği
- Farmakolojik tedaviler
Non-invaziv mekanik ventilasyon ile uyku apnesi tedavisi nasıldır?
- Non-invaziv mekanik ventilasyon ile uyku apnesi tedavisi nasıldır?
- Uyku apnesi hastalarında solunum destek cihazlarının riskleri var mıdır?
- Uyku apnesi hastalarında davranışsal tedavi nasıldır?
- Uyku apnesi hastalarında ağız içi araç kullanarak tedavi nasıldır?
- Uyku apnesi hastalarında cerrahi tedavi nasıldır?
- Uyku apnesi hastalarında oksijen tedavisi nasıldır?
- Uyku apnesi hastalarında farmakolojik tedavi nasıldır?
- Uyku apnesi tedavisinde radyofrekans somnoplasti nedir?
Uyku apnesi tedavisinde nefesinizin kesilmesi dönemlerinde hava ihtiyacınız giderebilmek için pozitif havayolu basınç (PAP) cihazları kullanılır. Böylece hava yollarınızda sürekli bir açıklık sağlanmaya çalışılacaktır. Bir süre evde solunum cihazı kullanmanız gerekecektir.Bu sayede nefes kesintilerinde ve komplikasyonlarda azalma meydana gelir.
Uyku apnesi hastalarında solunum destek cihazları ile tedavi başlangıcının ilk 1 ayında en az %70 gece oranında ve en az 4 saat süre ile PAP kullanımı olması hedeflenir. Etkin tedavi için beklenen sonuçları aşağıda özetlenmiştir:
- 24 saat içerisindeki apne atağı sıklığı (AHI) 5’in altına düşürülmüş olmalıdır
- Gündüz uykululuğunda düzelme
- Yaşam kalitesi değerlendirmelerinde düzelme
- Hasta tatmini
- Yeterli süre ve kalitede uykunun sağlanması
- Uygun uyku hijyeninin sağlanması
- Obez hastalarda kilo kaybının gözlenmesi
Etkin PAP tedavisi ile hastanın kardiyolojik, nörolojik ve metabolik komplikasyonlarında da anlamlı oranda azalma sağlanabilir.
Günümüzde kullanılan 3 çeşit PAP cihazı vardır;
- CPAP
- APAP
- BPAP
CPAP cihazı ile tedavi
Bu tür cihazlar hastaya hem nefes alırken (inspiryum) hem de nefes verirken (ekspiryum) sabit bir basınçta hava desteği sağlar. Orta ve ağır şiddetteki tıkayıcı uyku apnesi hastalıklarının tedavisinde en fazla kullanılan tedavi seçeneğidir. Ayrıca ek hastalığı veya rahatsızlığı olan hafif şiddetteki tıkayıcı uyku apnesi hastalığı olan hastalarda da kullanılır. Bu tür hastalarda gündüz aşırı uykululuğu, yaşam kalitesinde bozulma, iskemik kalp hastalığı, inme veya hipertansiyon gibi ek rahatsızlıklar görülür.
Bazı hastalarda %10-%20 oranında, CPAP tedavisi devam ederken tıkayıcı apne sebeplerinden bağımsız merkezi sinir sisteminden kaynaklanan apneler görülmeye başlayabilir. Bu duruma kompleks uyku apne sendromu denir. Bu durum bazı hastalarda CPAP tedavisinin devamı ile kendiliğinden düzelebilirken kalan hasta grubunda ASV (adaptive-serve ventilasyon) kullanımı gerekli olabilir.
BPAP cihazı ile tedavi
Bu tedavi şeklinde uyku apnesi hastasının verdiği ve aldığı nefeslerin farklı basınçlarda hava desteği sağlanarak tedavi edilmesi sağlanır. Bu tedavi genelde aşırı obez (morbid obezite), ek akciğer hastalıkları (obstruktif veya restriktif akciher hastalığı) ve nokturnal hipoventilasyonu olan hastalarda daha uygun bir tedavi seçeneğidir.
APAP cihazı ile tedavi
APAP cihaları bazı hastalarda gereklidir. Örneğin uyku sırasında havayollarında kısmi veya total tıkanıklık olan hastalarda bu cihaz ile ihtiyaca göre değişen hava basınçları sağlanarak hava yolunun açıklığı otomatik olarak sağlanabilir. Bu tür cihazlar hekimin uygun gördüğü ihtiyacı olan hastalarda kullanılır. Mesela hasta CPAP cihazına uyum gösteremiyorsa veya bariatrik cerrahi uygulanmış olan hastalarda APAP cihazı kullanılabilir. Ancak ek olarak konjestif kalp yetmezliği, kronik obstruktif akciğer hastalığı, santral uyku apne sendromu veya hipoventilasyon sendromları olan hastalarda APAP cihazlarının kullanılması önerilmez. Ayrıca uykuda kan oksijen saturasyonunda düşüklüğe neden olan obezite kaynaklı seyrek nefes alma sorunu olan hastalarda ve horlaması olmayan hastalarda APAP cihazı önerilmez.
Uyku apnesi hastalarında solunum destek cihazlarının riskleri var mıdır?
PAP cihazlarının kullanımı sırasındaki sorunlar genelde ilk ayda görülür. Bu nedenle hasta ile hekimin sık irtibat kurması ve iletişim halinde olması çok önemlidir. PAP cihazları kullanırken en sık karşılaşılan sorunlar:
- Maske ile ilgili sorunlar. Hasta seçilen maskeye uyum sağlayamamış olabilir.
- Maske kaçağı olabilir,
- Maskenin temas ettiği yerde cilt hasarı oluşabilir,
- Konjonktivit meydana gelebilir
- Hastada klostrofobi gelişebilir
Uygun maske seçimi ve nazal havayastıkçıkları, antihistaminik, nazal steroid, nemlendirici unite eklenmesi ile bu sorunlar giderilebilir.
- PAP basıncı ile ilgili sorunlar. Hasta basınç ayarsızlığından dolayı rahatsız olabilir. Cihazın basıncını yeniden ayarlayarak (artırmak veya azaltmak) hastayı rahatlatmak mümkündür. Bazen cihaz değişikliği de gerekebilir. Bazen de hastanın kilo vermesi sağlanarak cihaza daha rahat uyum sağlaması mümkündür.
Uyku apnesi hastalarında davranışsal tedavi nasıldır?
Davranışsal tedavi ile hastanın uyku apnesi oluşmasına sebep olan düzeltilebilir davranışları yerine getirmek amaçlanır. Bunlar kısaca:
- Kilo verme: En etkili davranışsal tedavi seçeneğidir. Kilo kaybı bu hastalarda hastalık şiddetinde belirgin azalmaya neden olmaktadır.
- Sigara ve alkol kullanımının önlenmesi: Sigara üst havayolu inflamasyonuna neden olur. Alkol ise apnenin süre ve sıklığında artmaya, kan oksijen seviyesinin düşmesine ve uyku bölünmesine neden olur. Bu nedenle sigara ve alkol kullanımının önlenmesi hastalık şiddetinin azaltılmasında önemlidir.
- Pozisyonel tedavi: Uyku pozisyonu üst havayolu açıklığını etkiler. Özellikle sırtüstü pozisyon havayolunda daralmaya neden olur. Bu tedavi genelde diğer tedavilere ek olarak uygulanır. Uykuda hava yolu açıklığının devamlılığını sağlayacak pozisyonlarda uyunması sağlanır.
- Yatmadan önce sedative-hipnotik ajan alımından kaçınılması
- Uyku hijyeni sağlanması
Uyku apnesi hastalarında ağız içi araç kullanarak tedavi nasıldır?
Bazı uyku apnesi hastalarında çene veya dilin pozisyonuna bağlı hava yolu tıkanıklıkları olabilir. Bu sebeple hasta apne yaşıyor olabilir. Bu tip hastalarda alt çene kemiğinin veya dilin poszisyonu değiştirilerek üst hava yollarının açık kalması sağlanır. Bu tedavi şekli hava yolu destek cihazları kadar etkili olmasa da hafif ve orta şiddette tıkayıcı uyku apnesi yaşayan hastalarda kullanılabilir. Bu Özellikle PAP cihazıyla fayda sağlanamayan veya davranışsal tedavi ile düzelmeyen hastalarda alternatif tedavi seçeneği olarak kullanılabilir.
Ağız içi araç tedavisine başlamadan önce ayrıntılı ağız incelemesi gerekecektir. Öncelikle hasta diş hekimi tarafından değerlendirilmelidir. Hastada aşağıdaki bulgular varsa ağız içi araç kullanılmaz:
- Temporomandibuler eklem hastalığı
- Periodontal hastalık
- Diş sayısındaki yetersizlik
- Mandibular protrüzyon kısıtlılığı (<6 mm)
- Eklem hareket açısındaki darlık
Uyku apnesi hastalarında cerrahi tedavi nasıldır?
Uyku apnesi hastalarında üst hava yollarında tıkanıklığa sebep olan anatomik bir bozukluk varsa cerrahi tedavi açısından değerlendirilir. Özellikle hafif uyku apnesi olan hastalarda tıkanıklığa sebep olan herhangi bir anatomik bozukluk varsa cerrahi tedavi ilk seçenek olarak değerlendirilebilir. Ayrıca PAP cihazı tedavisine uyum sağlayamayan ve ağız içi araç tedavisinden de fayda görmeyen hastalarda alternatif tedavi yöntemi olarak gerekli durumlarda cerrahi tedavi uygulanabilir. Bu da hekiminizin ayrıntılı değerlendirmesi ilke alınabilecek bir karardır.
OSAS tedavisinde kullanılan sık kullanılan cerrahi işlemler aşağıdaki gibidir:
- Üst hava yolu by-pass işlemi
- Trakeotomi
- Nazal işlemler
- Septoplasti
- Fonksiyonel rinoplasti
- Nazal polipektomi
- Endoskopik işlemler
- Oral, orofaringeal ve nazofaringeal işlemler
- Uvulopalatofaringoplasti ve eşdeğerleri
- Palatal ilerletme, faringoplasti
- Tonsillektomi,
- Aenoidektomi
- Palatal implant
- Hipofaringeal işlemler
- Dil küçültme
- Dil ilerletme/stabilizasyon
- Laringeal işlemler
- Epiglottoplasti
- Hiyoidaskısı
- Geniş hava yolu işlemleri
- Maksillomandibuler ilerletme
- Bariatrik cerrahi
Trakeotomi ve Maksillomandibuler ilerletme cerrahisinden fayda sağlanırken bunların dışındaki cerrahi seçeneklerin tıkayıcı uyku apnesi hastalarında kesin tedavi edici olmasa da klinik olarak olumlu etki sağladıkları gözlenmiştir. OSA için tedavi edici olmadığı gösterilmekle birlikte hastalığın klinik semptom ve komplikasyonları üzerine olumlu etki gösterebildiği ortaya konmuştur.
Bariatrik cerrahi vücut kitle indeksi BMI> 40 olan ya da BMI> 35 ve ek hastalığı olan tıkayıcı uyku apnesi hastalarında önerilmektedir. Bariatrik cerrahi uygulanan tam ya da kısmi düzelme olmakta ve hatta PAP cihazı ihtiyacı ortadan kalkabilmektedir.
Uyku apnesi hastalarında oksijen tedavisi nasıldır?
Tıkayıcı uyku apnesi hastalarında oksijen tedavisi ana tedavi olarak pek kullanılmaz. PAP cihazı kullanan hastalarda uykuda kan oksijen seviyesinde azalma oluyorsa tedaviye eklenebilir. Ancak hastanın ek akciğer hastalığı varsa uyku apnesinin süresinin uzamasına neden olarak hastanın daha rahatsız olmasına sebep olabilir. Hekiminizin değerlendirmesi bu konuda çok önemlidir.
Uyku apnesi hastalarında farmakolojik tedavi nasıldır?
Tıkayıcı uyku apnesi oluşmasına sebep olan hipotiroidi veya akromegali gibi medikal bir durum yoksa uyku apnesinde farmakolojik tedavi pek kullanılmaz. Bazen burun tıkanıklıklarında nazal dekonjestanlar kullanılarak rinit tablolarının düzeltilmesi için kullanılabilir.
Modafinil, uyku apnesi tedavisi devam eden hastalarda PAP basıncı veya maske hava kaçağı gibi sebepler düzeltilmesine rağmen gündüz uykululuğu varsa ek tedavi olarak önerilebilir.
Uyku apnesi tedavisinde radyofrekans somnoplasti nedir?
Uyku apnesi tedavisi için araştırmalar devam etmektedir. Diğer tedavi yöntemleri ile başarı sağlanamayan hafif uyku apnesi olgularında veya diğer tedavilere alternatif olarak, yakın dönemde, somnoplasti denilen radyofrekans dalgalarıyla çalışan bir yöntem geliştirilmiştir. Henüz uzun vadeli sonuçları bilinmemektedir. Radyofrekans somnoplasti uygulamasının basit horlama tedavisinde de kullanıldığı görülmektedir.
Radyofrekans somnoplasti uygulamasında yumuşak damağa radyofrekans dalgaları verilir ve iyileşme sırasında oluşan nedbe dokusundan yararlanılır. Yumuşak damakta fibrozis ve hacim küçülmesi beklenir. Hastanın damağına 3 değişik noktadan 700 joules enerji verilir. Her bir uygulama 2 dakika sürer. Böylece yumuşak damak yukarı çekilerek solunum yolu rahatlatılır. Uygulamaların hepsinde bu sonucun alınması beklenmez.
Bu tedavi günümüzde sadece basit horlamada ve hafif apne hastalarında kullanılmaktadır. Kısa süreli uygulanan bu yöntemin ağrısı oldukça azdır. Henüz orta ve ileri derecedeki apne hastaları açısından etkinliği yoktur. Ancak hafif apne olgularında ağrılı lazer tedavilerine göre ağrısız bir tedavi olarak dikkat çekmektedir.Somnoplasti uygulamasında 2 veya 3 kez yapılan uygulamada horlamanın şiddetinde %60 azalma görülebilmektedir. Somnoplasti uygulamasını takiben tıkayıcı alanlara yönelik cerrahi müdahale ile uyku apnesi tedavisinde önemli ilerleme sağlanabilmektedir.
Daha fazlası için aşağıdaki yazıları da okuyabilirsiniz:
Sirkadiyen ritm uyku bozuklukları nelerdir?
Fotoğraf: EKATERINA BOLOVTSOVA